Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Döviz Kuru Dalgalanmaları ve İş Dünyasına Bakan Riskler” konulu seminer Bölge Müdürlüğü Konferans Salonu’nda yapıldı. Moderatörlüğünü Pamukkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ersan Öz’ün yaptığı seminere Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Yıldıran konuşmacı olarak katıldı.
Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü’nün ev sahipliğini üstlendiği seminerde organizede bulunan sanayicilere döviz kurunda yaşanan dalgalanmalar ve alınacak tedbirler anlatıldı. Bölge Müdürlüğü Konferans Salonu’nda yapılan seminere Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Ahmet Taş, Pamukkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ersan Öz, Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Yıldıran, firmaların temsilcileri ile birlikte ilgili birimde çalışanlar katıldı.
Akdeniz Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Maliye Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Yıldıran, döviz kurunun 3.50’de stabil hale geleceğine inandıklarını söyledi. Prof. Dr. Yıldıran “Bugünlerde döviz çok hareketli. Özellikle 3.50’nin üzerindeki hareketlerde spekülatif olma ihtimali yüksek. Çünkü bugüne kadar olan döviz hareketlerinde 3.50’ye kadar çıkışında normal birtakım iktisadi faktörler etkili. Fakat son dönemde özellikle siyasi riskler, Türkiye’deki yaşanan terör olayları biraz daha siyasi riskler üzerinde etkili oldu. Dolayısıyla buradan bir baskı olduğu ve ekonominin dışarıdan bazı döviz girişleri ile etkilendiği söz konusu. Bunlarda döviz kurunu geçici olarak artırdığı kanaatindeyim. Muhtemelen 4’ün üzerine çok fazla çıkması beklenmez ama iniş çıkışlar şeklinde zorlayabilir ama 3.50’lerde yeniden stabil hale gelecektir. Türkiye’de işler yoluna girdikçe, siyasetteki belirsizlikler yerine oturdukça kurda daha da yerine oturacaktır” diye konuştu.
Belirlilik açısından firmaların çok fazla döviz almaması gerektiğini belirten Prof. Dr. Yıldıran “Vatandaşlara verebileceğim en önemli çağrı panik yapmamalarıdır. Türkiye’de dövizle borcu olan kesimler yüzde 10’u bile oluşturmuyor. Ama Türkiye’deki herkes dövizin fiyatı ile ilgileniyor. İlgisi olmayanlar rahat olsunlar. Borcu olan kesimlerin dikkat etmesi gerekiyor. Birtakım finansal işlemler var. Türkiye’de de yapılabiliyor. Opsiyon sözleşmeleri gibi vadeli işlemler gibi. Özellikle firmaların daha teknik kimselerle çalışarak bunları yönetmeye çalışması lazım. Belirlilik açısından firmaların çok fazla döviz almaması gerekiyor. Temel kural da budur” açıklamalarında bulundu.
Programın moderatörlüğünü yapan Pamukkale Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Ersan Öz, yaptığı açıklamada Türkiye’nin bir olması gerektiğine dikkat çekti. Spekülasyonlara dikkat edilmesi gerektiğini belirten Öz “Şunu bilmemiz lazım ki dolar kurunun bu seviyeye gelmesi bizim ülkemizle alakalı değil. Şuanda korkunç bir suni dış alım var. Biz ne kadar Merkez Bankası veya çeşitli araçlarla müdahale etmek istersek isteyelim, dövizin ateşini düşüremiyoruz. Şuandaki bizim tek amacımız ‘bir’ olmak olmalıdır. Dışarıya ‘biriz’ mesajı vermemiz gerekiyor. Çünkü ciddi bir zamandan geçiyoruz. Şuanda anketlerde 6.sıraya düşmüş olan ekonomi yeniden konuşulmaya başlandı. Sebebi de dolar. Ama ekonomi dolardan ibaret değil. Hele ki tamamen dövizle işlem yapıyor olanların herhangi bir şekilde tedirgin olmasına gerek yok. Birde herkesin dolarla ilgili konuşmasına gerek yok. Bu spekülasyon etkisidir. Yükselen piyasalarda da bu demorilazasyon yapar. Bunu uzmanlar, yöneticilerimiz önlemini almaya gayret ediyorlar. Biz bir olalım, bunu da atlatacağız” diye konuştu.
Organize bölgesindeki sanayicileri bilgilendirmek amacıyla bu tür seminerleri düzenlediklerini belirten Organize Sanayi Bölgesi Müdürü Ahmet Taş ise “Bizim buradaki amacımız Denizli Organize Sanayi Bölgesindeki tüm sanayicilerimizi bilgilendirmek. Onların her türlü risklerle karşılaşmamaları için elimizden gelen gayreti yapacağız. Konularla ilgili uzman insanları getirmeye devam edeceğiz. Sanayicilerimizin her türlü riskten arınması için bu tür etkinlikleri yapmaya devam edeceğiz” ifadelerine yer verdi.