Türkiye’nin incisi İstanbul Dolmabahçe’de ve Ordunun göz bebeği Kayseri Komando’nun servis aracı yakınında patlayan bombalar, Türkiye’nin tamamında acı ve öfkeye sebep oldu. Ülkenin belli bir bölümünün sürekli olarak canını acıtan PKK terörü yine ülkenin tamamında acıyı derinden hissettirdi. Hafızalarda yerleşmiş olan ‘’PKK terörü bizim kaderimizdir, bitmez’’ algısı yeniden canlandı.
Ben, doğru zamanda doğru hareket edilirse bu terörün biteceğine inananlardanım. Terörün asıl amacının umutsuzluğu işlemek olduğunu bilerek onlara karşı ‘’Zafer Mümkündür’’ diyenlerdenim.
Türkiye’de kırk yıl boyunca yaşanan terör sorununu, Haziran 2016’da basımı yapılan ‘’Zafer Mümkün’’ isimli kitabımda analiz edip çözüm önerilerini yazdım. Kitapta, sorunun askeri, coğrafi ve kültürel analizini yapıp, çözüm için öngörülen taktikleri sıraladım. Konuyla ilgilenenler tarafından tespitlerin çok isabetli olduğu değerlendirildi.
Geniş kapsamlı anlatımı gerektiren bu analizleri birkaç cümleye sığdırmak istersek;
Başta bölge insanı olmak üzere Türk Toplumunun terör yoluyla akıtılan gözyaşlarından artık kurtulmak istediği ve dökülen kanın son bulması için yapılacak bütün denemelere gereken toplumsal desteği vereceği anlaşılmıştır.
Asker ve kolluk birimleri tarafından kırk yıl boyunca silahlı olarak yapılabilecek her şey yapılmıştır, yapılmaya devam edilmektedir. Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Teşkilatına kan dökmek yoluyla geri adım attırılamayacağı halka ve bütün dünyaya ispatlanmıştır.
Terör belasının kesin çözümü, askere ve polise havale edilmemeli, devletin bütün kurumları eş güdümle topyekûn hareket etmelidir. Terör uygulayanlara, sahada ve devlet icraatlarında avantaj sağlayan boşlukların tamamı kapatılmalıdır.
Toplumsal desteği en üst seviyede tutmak için, şehit yakınları başta olmak üzere toplumun bütün kesimlerine yönelik bilinçlendirme çalışması yapılmalıdır.
PKK terör örgütü dünyadaki benzer örgütlerden farklı olarak, küçük yaşta kandırdığı bireyleri çoklu ölümlere sürüklemekte, bu yolla ölenlerin ailelerini kendisine taraftar yapmaktadır. Yakın zamanda PKK’ya katılan gençlerin büyük çoğunluğunun PKK tarafından ölüme götürülenlerin yakınları olduğu unutulmamalı ve söz konusu gençlerin ailelerinin aydınlatılması için özel programlar geliştirilmelidir.
PKK’nın uyuşturucu ticaretinin her aşamasında bulunduğu ve nemalanmaya çalıştığı bilinmektedir. Kolluk birimlerinin uyuşturucuyla mücadelenin terörle mücadele olduğunu bilerek hareket etmeleri sağlanmalıdır.
Terörün silaha ulaşabilmesi ve buna harcanacak finansı sağlayabilmesi için Türkiye dışındaki güçlere ihtiyaç duyduğu unutulmamalı ve bu kapsamda dış politika unsurlarının tamamı etkin olarak kullanılmalıdır.
Terör mutlaka bitecektir. Zafer mümkündür.
Kazanan yine aynı damardan geldiğini bilen Yörük Memetlerin, Çerkez Memedlerin, Kürt Memedlerin, Laz Memedlerin bir arada kurduğu yenilmez ordu, Mehmetçik olacaktır.
Sakarya ve Menderes havzaları arasında kazanılan zafer ne kadar mucizeyse, Dicle ve Fırat arasındaki zafer de o kadar şanlı olacaktır.