Denizli Haber - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, önceki dönem Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, AK Parti Denizli Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısında yaptığı konuşmada yerel seçim sürecini değerlendirdi. Pamukkale Üniversitesi Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirilen ve AK Parti Aydın Milletvekili Ömer Özmen'in divan başkanlığını yaptığı toplantıda Zeybekci, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

CHP Denizli İl Başkanı Horzum’dan 12 Eylül Mesajı! CHP Denizli İl Başkanı Horzum’dan 12 Eylül Mesajı!

Zeybekci, "Yiğit düştüğü yerden kalkar derler ama biz düşmedik bundan emin olun" diyerek başladığı konuşmasında "Milletimiz 31 Mart yerel seçimlerinde bir karar verdi. Büyükşehir‘de ve ilçelerimizin çoğunluğunda dedi ki bize 'Siz biraz dinlenin, şöyle bir üstünüzü başınızı toparlayın, şöyle bir silkinin kendinize gelin, şöyle bir yeniden harekete geçin, uyanın.' Onun için emaneti şimdiki seçilen belediye başkanlarımıza verdi. Bütün samimiyetimizle ve kalbimizle diyoruz ki onlara başarılar diliyoruz. Biz hep şunu söyledik milletimizin verdiği kararın, yazdığı fermanın ne önüne ne arkasına ne nokta koyarız ne virgül koyarız, alırız başımızın üzerine koyarız. Milletin iradesinin üzerinde hiçbir güç tanımadık bugüne kadar ve tanımayacağız da bundan sonra." dedi.

Geçen yıl 28 Mayıs'ta yapılan seçimlerde bu milletin "Mevzubahis vatansa gerisi teferruattır" dediğini ifade eden Zeybekci, "Çünkü bir taraf var ki 'Irak’taki ve Suriye’deki kazanımlarımızın aynısını gerçekleştireceğiz' diyenlerle birlikte olan bir güruh vardı. İçinde kimlerin olduğunu saymama gerek yok. PKK’nın partisi ile işbirliği yapmakta hiçbir şekilde sakınca  görmeyenler vardı, diğer tarafta vatan millet bayrak, ülkenin ve milletin bekası diye her şeyi göze alan, canını feda etmeye yola çıkanlar vardı. Onun için dedi ki 'mevzubahis vatansa gerisi teferruattır' dedi. Bu mart seçimlerinde milletimiz takdirini şöyle kullandı dedi ki 'mevzubahis bensem gerisi teferruattır. Ben böyle okudum bunu. O mektubu doğru okumamız lazım ve doğru okuyacağız. İlk yaptığımız bu danışma meclisinin arkası gelecek. Her ilçede kuruluş anımızdan bugüne kadar görev alan bütün kardeşlerimiz, sandık görevlerimiz, mahalle başkanlarımız, belediye meclis üyeliği yapanlar, kurucularımız, ilçe kurucularımız il genel meclis üyeliği yapanlarımız, hepsi ile bir araya geleceğiz, hepsiyle istişare edeceğiz, hepsiyle yeniden o kervanın yükünü indireceğiz sonra yeniden yükleyeceğiz. Bütün ilçelerimizde bütün arkadaşlarımızı, bütün kardeşlerimizi göreve çağırıyoruz. İlçelerimizin tamamında ilimizin tamamında bunu yapacağız, birlik beraberlik içinde yapacağız. Her yerde bütün kardeşlerimizle kucaklaşacağız.

Bugüne kadar sandık teşkilatlarında görev alan, belediye meclis üyeliği yapan, kurucular, ilçe yönetimlerinde yer alan, ilçe kadın kollarında, gençlik kollarında yer alanlarla yeniden bir doğuşun hareketini başlatacaklarını vurgulayan Zeybekci, "Yeniden bir doğuşun kardeşliğini birlikte yaratacağız. Bir seferberliğe çıkacağız hep beraber. Önce şu kervanın yükünü bir indireceğiz, sonra kervanı bir daha yükleyeceğiz. Büyük bir yolculuğa çıkacağız

Bu şehirde görülen her eseri AK Parti'nin yaptığını dile getiren Zeybekci, "Her eseri biz yaptık. Bütün hastaneleri biz yaptık, bütün yüksekokulları biz yaptık. 25 binin üzerinde TOKİ yaptık. Honaz Tüneli'ni yaptık, çevre yollarını yaptık, Üniversite Hastanesini yaptık, adliyeleri yaptık, duble yolları yaptık. Bu şehrin iki tane parkı vardı, Allah rızası için, iki parkı. Candoğan Parkı ile Atatürk Parkı. İkisinin toplamı da 3 bin metre kareydi. Bu şehirdeki bütün parkları biz  yaptık. Bu şehirdeki bütün kapalı spor salonlarını biz yaptık, i̇lçeler dahil.

Bu şehrin bütün barajlarını, Yenideresini, Cindere'den gelen o i̇çinden kamyonun geçtiği o tünellerini biz yaptık, siz yaptınız. Onun için bu şehrin sokaklarında başı dik alnı açık, alımlı çalımlı gezecek olan bir tek parti vardır. O da AK Parti'dir ve sizlersiniz. İl başkanımdan özellikle ilçe başkanlarımdan rica ediyorum. Bu şehirdeki bütün eserleri yazın bir yere. Bundan sonra da sayalım onların neler yapacaklarını. Taş üstüne taş koysunlar hadi.

"Allah aşkına İzmir'e gidin bir bakın kaç tane yüzme havuzu var." diyen Zeybekci, Pamukkale ve Merkezefendi'de yaptıkları yüzme havuzlarına işaret ederek, "Herhalde ilçelerimizin bir tanesindeki yüzme havuzları İzmir'in tamamındaki bütün ilçeleri ile beraber yüzme havuzlarından daha fazladır. Bunları biz yaptık.

"Denizli'de bizim iktidarımız döneminde her kimin midesine bir zerre miktarı haram girdiyse onun hesabını onlarla beraber biz de sorarız." diyen Zeybekci, "Öyle lafla değil. Çıkar ver belgesini de  nerede ne varsa gerek Adalet Bakanlığında gerek İçişleri Bakanlığı'nın mülkiye müfettişleri ile gerekse Maliyenin MASAK'ı ile her nereden ne şekilde üzerine gidilecekse gitmeyen namerttir. Açıkça söylüyorum. Ama şunu da unutmayın, biz belediye başkanı olduk. Belediye başkanı olduğum zaman bu şehirde geçmiş belediye başkanları ile ilgili bir tek kelime ettiğimi duydunuz mu? Bir tek açıklama yaptığımı duydunuz mu? Halbuki belediyenin kasası eksideydi. Bizden önceki son iki maaş, şu anki alışveriş merkezinin olduğu yerde gençlik merkezi vardı, beton yığınıydı. O beton yığını Vakıfbank’a ipotek ettirilerek banka kredisi ile ödenmiş. Öyle bir belediye aldık. Bir kelime ettik mi?"

Belediye başkanlığını 1625 mevcudu ile devraldıklarında ola ki personelle i̇lgili bir tasarruf olursa herhangi bir hata çıkmaması, onlara saygısızlık olmaması için önceki belediye başkanlarının yanındaki şoförü, sekreteri, yardımcısı, hizmetinde bulunan her kim varsa onların listesini yaptırıp korumaya çalıştıklarını anlatan Zeybekci, "Denizli'nin ilk bakanı, enerji ve tabii kaynaklar bakanlığı yapmış Hüdai Oral'ın ismini, Denizli'nin geçmiş bütün siyasetçileri ve belediye başkanlarıyla ilgili i̇simleri caddelere, sokaklara, meydanlara veyahut da sanat merkezlerine biz verdik, olimpiyat şampiyonlarının isimlerini biz verdik. Biz böyle başladık belediyeye. Onu söylüyorum buradan değerli Büyükşehir Belediye başkanımıza da. Büyükşehir Belediye Başkanlığı makamı yıpratılmaya gelmez. O kadar çok konuşursan orayla ilgili, sonra zannederler ki orada demek ki işler böyle oluyor diye toplum hafızasına yerleşir. Böyle bir algı oluşur, yanlış olur. Bizim birinci partimiz bu şehirdir. Bu şehre hizmetkar olmaktır bizim birinci partimiz. Eğer ihtiyaç duyulursa, gerek görülürse elimizden geleni onlara yardım etmek anlamında da var olduğumuzu da bilmelerini istiyorum."

Belediyeye ait ne kadar mal mülk arsa arazi ne varsa şu anda tamamının satışta olduğunu dile getiren Zeybekci, "Haraç mezat. Satmak hakları mıdır haklarıdır. Kanuni olarak evet yetkileridir. Ama bu millete hesap vermek zorundadırlar. Orman Bölge Müdürlüğü'nün eski yerini belediye olarak devraldık, çatır çatır da parasını verdik. Orman Bölge Müdürlüğü'ne lojmanlarıyla beraber Çamlık’ta saray gibi yer yaptık. Kim yaptı Denizli Belediyesi yaptı. Oradaki yeri boşalttık. Hayalimiz neydi biliyor musunuz? Tarım İl Müdürlüğü'ne ait yerlerle beraber İncirlipınar Parkı ile beraber hatta şimdiki Pamukkale Belediyesinin olduğu yeri de dahil ederek komple bir park hayalimiz vardı. Orman Bölge Müdürlüğünden aldığımız o yeri satışa çıkardılar şimdi. İşte Denizli’nin zenginlerini çağırıp sen alırsın, sana yakışır burası 400 milyona, 500 milyona diye. Böyle devam edecekler. Siz de santim santim takip edeceksiniz. Ne oldu? Bu kardeşiniz döneminde, nur içinde yatsın Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun Kemal Unakıtan diye bir maliye bakanımız vardı. Çok severdi beni, 2 bin 800 dönüm yeri tapusu ile beraber Denizli Belediyesine verdi hazine arazisini. O çevre yolu öyle yapıldı. O çevre yolunun yanındaki 400-500 dönümlük mezarlık alanı öyle yapıldı. O köprülü kavşaklarının olduğu yerlerdeki kamulaştırma ile ilgili bir tek vatandaşımız arkamızdan bize beddua okuyamaz çünkü haddinden fazla gönlünü razı ettik.

Yeni bir başlangıca ihtiyaç olduğunu ifade eden Zeybekci "Yeniden omuz omuza, sırt sırta, çiğin çiğine olacağız, yargını yargına olacağız, birlikte olacağız. Geçmişte her ne yaşandı ise onların her birini bir daha asla aklımıza gelmeyecek şekilde ortadan kaldıracağız. Ne için? Denizli sevdası için. Ne için? Memleket sevdası için. Ne için? Allah rızası için. Bizim yaptıklarımızın bizim yaptık yaptığımız eserlerin inanın yüzde birini yapsalar sabahlara kadar bu milletin köpeğini uyutmazlar.

bütün kardeşlerimizle yeni yeniden bir doğuşun hareketini başlatacağız yeniden bir doğuşun kardeşliğini birlikteteceğiz.

Milletimiz görecektir, vatandaşımız görecektir. Onun için bundan sonraki süreçte bu şehirde sakın ola ki 2024 Mart seçimleri ile ilgili başınız öne eğik olmasın. Evet kendi içimize döndüğümüz zaman başımızı öne bir eğeceğiz, başımızı ellerimizin arasına bir alacağız, nerede hata yaptık. Millet hata yapmaz çoğunluk yanlışta ittifak etmez. Millet bunlar daha iyidir diye böyle bir karar vermedi bence. Millet bize bir mesaj, bir ders verdi. Millet bize dedi ki benim için hizmet etmek için yola çıkanlar, hizmetkar olmayı Allah‘ın bir lütfu olarak görenler siz şöyle kendinize bir bakın, nereden nereye geldiğinize bir bakın, sonra kendinizi sorgulayın diye millet bize bir ayar verdi. Allah korusun 2023 28 Mayıs’ta böyle bir şey olsaydı Irak‘taki ve Suriye’deki kazanımların Türkiye’de de aynısını yapmak üzere olanlar iktidarda olacaktı.

O bayrak yeniden AK Parti hizmet bayrağı Denizli Büyükşehir Belediyesinin burcuna dikilecek. o. AK Parti hizmet bayrağı yeniden bütün belediyelerimizin burcuna dikilecek. Bu şehirde AK Parti bayrağının dikilmediği hiçbir yer yok. Bu şehrin şöyle seçmenlerine bakacak olursak muhtemelen yüzde 65'i bir şekilde AK Parti‘ye oy verdi, bir şekilde bizimle beraber oldu. Onları tekrar AK Parti bayrağı altında toplayamamak bizim suçumuzdur, bizim kabahatimizdir, bizim beceriksizliğimizdir. Mazeret yok yola devam. Mazeret üretmeyeceğiz. Bir olacağız, birlikte olacağız. Sanmasınlar yıkıldık, sanmasınlar çöktük, sadece bir başka bahar için yaprak döktük. Allah'ın izniyle baharda AK Parti şöyle gür yapraklarıyla AK çiçekleri yeniden kendine gelecek. Bahar derken de hangi bahar diye söylemiyorum bu bahar, 2025 baharından bahsediyorum."

Editör: Tahir Aygün