Uzaktan kumandalı alçak, sana söylemiştim; döktüğün kanda boğulacaksın.
Sen 20 yaşındaki ana kuzularını ellerinde silah yokken öldürdün. Sen Mehmetçik kimdir bilir misin?
Evet, bilirsin. Senin uzaktan kumandanı elinde tutanlar da iyi bilirler. Bilirler çünkü Adriyatik'ten Çin Seddi'ne ellerini attıkları her noktada karşılarına Mehmetçik çıkmıştır. Ezelden beri Mehmetçik kor gibi yüreğiyle karşılarına çıkmış ve yenilmez olduğunu onlara göstermiştir.
Sen Mehmetçik'i önce Eruh ve Şemdinli'de, arkasından derelerde, tepelerde, catakta, batakta tanıdın. Hatta Kuzey Irak'ta saklandığın fare yuvalarına kadar geldiler.
Bilmezden gelme, sen onları iyi bilirsin.
Onlar hava şartları ne olursa olsun, senin durmaya cesaret edemediğin bütün tepelere bayrak diktiler. Senin kancık pusularını bile bile yollarında yürüdüler. Senin eline tutuşturulan uzaktan kumandalı mayınlarının üstüne basarak senin inlerine girdiler. Sen onları mertçe yenemeyeceğini öğrendin.
Şimdi akılbali çocukları önüne set yapıp evinde oturan yaşlıları kendine siper etmektesin. Yine başaramadın, çünkü Anadolu insanı her köşesinde senin hain planlarını gördü ve senin yazdığın hendeklere gömdü.
Şimdi geldin kışlaya silahsız çarşı iznine çıkan Mehmetçik'i hedef aldın. Onlar harçlığını biriktirip, yol bekleyen anacığına bir mutfak süsü alacaktı, mendil işleyen nişanlısına kolye alacaktı. Sen engel oldun.
Döktüğün kanlara temiz gözyaşları karıştı, boyunu aştı. Bekle uzaktan kumandalı alçak, döktüğün kanda boğulacaksın.