Artık her gün art arda kara haber alır olduk.
Türkiye ateş çemberi içinde ve ülkemiz alev alev yanıyor.
PKK saldırıları ve patlamalar sonucunda, tüm umutları yarım kalmış gariban aile çocukları yiğitler taburuyla toprağa düşüp şehit oluyor.
Hem de ne için?
Ne istediğini bile bilmeyen PKK, birtakım ülkelerinin maşası konumunda ülkeyi sadece kaosa sokup parçalamaktan başka bir şey yapmıyor..
Kendilerine dertlerinin ne olduğunu sorsanız, hemen Kürt sorunlarını ileri sürer ve ortaya da net bir sorun bile koyamazlar.
Peki Kürt halkının Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından bir farkı var mı sizce?
Bu vatanda, bu bayrak altında istedikleri gibi okuyorlar, kendilerine her türlü yardım yapılıyor.. Hiçbir şekilde kendilerine baskı uygulanmıyor, kısıtlama getirilmiyor ve yüzyıllardır aynı vatan ve bayrak altında kendilerine her tür olanak sunuluyor.
Bu da Kürt halkının bir sorunu olmadığını, İsrail, Suriye ve İran gibi diğer ülkelerce de desteklenen PKK gibi grupların, sadece ülkemizin güçlü bir devlet olmasının önüne geçebilmek için kullandığı maşalar olduğunu ortaya sermektedir.
Üstelik PKK’lılar ve PKK terörü, sözüm ona Kürtlerin davası için ortaya çıkmak değil, tam tersine Türk askeri, polisi ve tüm vatandaşlarının yanı sıra Kürt halkına da büyük zarar veriyor..
Bu da herkesin gördüğü ayrı bir gerçek zaten!.
Kürt kökenli vatandaşlar birazcık düşünseler ve kendilerine yapılan muamelenin Türk halkına yapılandan farklı olmadığının bilincine varıp, kendilerine her türlü olanağı sunan Türkiye Cumhuriyeti Devletine de sonuna kadar sahip çıkabilir sanırım. Ülkeyi paramparça edip yok etmeyi hedef edinen ülkelerin maşası konumunda olan PKK’nın kendilerini de kullandığının belki o zaman farkına varırlar..
Üstelik vatan topraklarına, askerine, polisine ve vatandaşlarına her tür saldırıyı gerçekleştiren PKK denilen bu maşalar, devletle olan pazarlıklarda ise sürekli kendilerinin ve tüm üyelerinin emekliliklerini de yüzsüzce devletin karşılamasını istemekten çekinmiyorlar.
Sen kalk içinde yaşadığın ve her türlü nimetinden yararlandığın ülkeye hainlik et, gencecik askerlerini şehit et, polisine, vatandaşına, çoluna çocuğuna saldır ve ortalığı kan gölüne çevirerek ortalığı yangın yerine, yürekleri kor alevlere döndür, arkasından yüzsüzce birde böyle isteklerde bulun!..
Akıl alacak iş değil..
Artık teröristleri eline bomba ve silah alıp patlatan, insanların canına kıyan zavallılar olarak düşünenler varsa onlara diyorum ki “—Terörü üreten de, besleyen de kapitalizmin taaa kendisidir. Mevcut sistemde büyük teröristler, siyasiler, iş ve finans dünyası, bürokrasi içinde varlıklarını sürdürdükleri müddetçe ülkemizde ne terör biter, ne anaların gözyaşları kurur.. Olan yine gariban ailelerin bin bir emekle yetiştirdiği ve askere yolladığı çocuklarına olur..
Unutulmamalıdır ki, bu durumdan kimler nemalanıyorsa çıbanın başı asıl onlardır.. Terörü gerçekleştirenler de maşaları.
Bu demektir ki PKK, büyük etnik ve mezhep savaşı çıkartarak Türkiye’yi bölmenin çok ötesinde ülkeyi bitirmek, yok etmek ve Orta doğuyu daha büyük bir kan gölüne hatta denizine ve hatta okyanusuna çevirmek için kullanılmakta, olan ne yazık ki vatanımıza, gencecik fakir çocuklarına, ateşin yürekleri kor gibi yaktığı ailelere olmaktadır. Bu konuda kafasını kuma sokmaya devam edenler ve “bana dokunmayan yılan bin yaşasın” düşüncesinde olanlar sıranın bir gün kendilerine de gelebileceğini, ateşlerin kendi ocaklarına da düşebileceğini unutmasın.. Silkinip kendine gelsin ve vatan için duyarsız kalmaktan vazgeçip önce vatan için el ele versin diyorum.
Terörsüz ve acısız günler dileğiyle, sağlıcakla kalın.