Yeni girdiğimizde kocaman görünen bir yıl, tamı tamına; üç yüz atmış beş günü geride bırakırken, herkesin dilinde olan, “Aman Allah’ım, ne kadarda çabuk geçti bu yıl.”sizce de öylemi bilemiyorum…
Aslında, kimine göre, yaşlar ilerledikçe yılların geçiş hızı daha bir artmakta. Kimine göre ise yaşadığı olaylara göre belki de bu süreç daha bir uzun gelmekte… Çocuğun büyüme evresinde, zaman bir türlü geçmez. Çünkü o bir an önce büyümek ister, adeta çocuk bunun için yanıp tutuşmaktadır. Gençlikte ise, tabii ki çok güzel bir dönem ama bir o kadar da meşakkatli; hayat gailesinin en yoğunlaşmaya başladığı aşamalar, belki okul telaşı bitmiştir, yeni bir yaşam kurmak onu bekler, iş ve eş gereklidir, böylesi hayat telaşının içersinde, güzelliğini anlayamadan akıp giden o güzelim yıllar…
Orta yaşlara gelindiğinde ise, iş ve eş belki çoğu insanda tamam olmuştur ama bu sefer çok daha farklı sorumluluklar ortaya çıkmaktadır. Galiba bunlardan en önemlisi de, anne baba olabilme telaşı, çocuk büyütmek ve doğru bir şekilde yetiştirebilme sorumluluğu. Öncelikle tabii ki sağlıklı bir şekilde büyütebilmek, sonrasında hiç de bitmeyecekmiş gibi görünen okul ve sınav telaşları…
O okul bu okul derken her biri biter ve hayat bu sefer çocuklarımız için devir daim yapmaya başlar. Sizin içinde orta yaş üstü dönem ve o döneme özgü bir takım sağlık sorunları baş göstermeye başlarken, sizden önceki nesil daha bir yaşlandığı için onlarla ilgili sorumluluklar ve problemlerle boğuşmaya başlarsınız. Bu süreçte bir de bakmışsınız ki, sizler babaanne, anneanne, dede oluvermişsiniz…
Bazılarımız ise bu sorumluluk çok büyük ve bana fazla, düşüncesi ile ya da karşılarına belki de hayalini kurdukları hayat arkadaşının çıkamaması, ya da seçim yapmanın çok güç oluşu hayatın akışındaki çok daha farklı telaşlar ile hayatlarını yalnız sürdürmeyi seçebiliyor…
Yıllar ve yıllar birbirini öyle bir koşturarak kovalamaya başlıyor kiiiii…
Evet kısaca hayatın dönemlerine şöyle bir göz attık ve gerçekten de her dönemin kendine özgü koşturması ve zorlukları olduğu bir kez daha gözümüzün önünde canlandı. İşte önemli olan bu yoğun yaşanan telaş ve koşuşturma içinde geçen o yıllarda, yaşama dair güzellikleri hiçbir zaman unutmamak…
O meşakkat ve sıkıntı içinde mutlaka güzel olan bir şeyler vardır hayatımızda. Bakmak ve görmek gerçekten de çok ama çok önemli. Hiçbir şeye ihtiyaç duymadan alabildiğimiz tek bir nefese bile paha biçilemez… Biz ne kadar güzellikleri görmeye çalışırsak, inanın ki hayat da bizlere güzel olan yönlerini göstermek için o kadar gayret edecektir…
Bizlere de tabii ki bu güzelliklerin doyasıya tadını çıkarmak düşecektir
Bu vesileyle, umuyorum ki önümüzde bizi kucak açmış bekleyen 2020 yılında her birimiz bu farkındalıkla yaşamımızdaki bütün güzelliklere kapılarımızı açarak onları içeri alıp kucaklayabiliriz…
Bütün güzelliklerin sizinle olduğu çok güzel bir yeni yıl olması ve sevgi barış tohumlarının bütün dünyaya öbek öbek dağılması dileğiyle, sağlık, sıhhat, huzur, mutluluk içerisinde ve hoşça kalın